İznik Ultra Dağ Maratonu 46 km Parkuru Koşu Özetim

18 Nisan’da koşulacak 46 km parkuru için 25 marttan başlamak üzere, yaklaşık 124,5 km lik bir minik antrenman programı yapmıştım, aslında planım 140 km’lik bir antrenman toplamı olmasına rağmen gerçekleştirebildiğim mesafe bu kadar oldu. Bu antrenman programında iyi ki yapmışım dediğim 2 Aydos koşusu oldu 26 ve 28 km’lik. Zira uzunca kış periyodunda ağırlıklı olarak asfalt koşusu yapmıştım. Ve ormanda yapılan bu koşular, inişler çıkışlar, İznik öncesi iyi deneyimler oldu.12 nisanda da son koşumu yaparak, dinlenme dönenime girdim ve bu sürede koşu için gerekli olan zorunlu malzemelerden eksik olanları tamamladım.

narlıca_start

Başlangıç Alanı, Narlıca

Koşu günü İstanbul’dan sabah 05:30 hareket ettik, ve sabah saatlerinde İznik’e varıp, kayıt masasında çok rahat bir şekilde kaydımızı yaptırdık, bu esnada görevli arkadaşlar, sağlık raporu ve gerekli malzemeleri tetkik ettiler.

İznik’te hiç beklemeyip, organizasyonun sağladığı toplu ulaşım ile koşunun başlayacağı Narlıca Beldesine ulaştık ve güzel köy kahvesinde yerimizi aldık. 136 ve 83 K ‘cılarında durak noktası olan burada, kalabalık bir koşu grubu, 136 ve 83 K’cılardan gelenlere de destek vererek koşu öncesi hazırlıklarımızı yaptık.

müşküle

Müşküle Köyü, 6ncı Kilometre

Koşumuz 12:00’da başladı, sıcak ve nem vardı ve genel başlama saatlerimize zıt olmasından mı nedir, düz olan ilk 4 km’lik etabı çok da performanslı koşamadan geçirdim. Sanırım bir çok kişi için benzer bir durum ortaya çıktı. Sonrasında ilk durak noktamız olan Müşküle Köyüne kadar 2 km lik zorlu tırmanış yürüyerek geçti. Bu köydeki halkın desteği gerçekten çok harikaydı.

Yanıma parkurun 2 km ‘lik her bölümünü hangi sürede geçmem gerektiği ve yükseklik farklarını içeren bir bilgilendirme tablosu almış ve bunu terden, ıslaklıktan etkilenmeyecek şekilde kaplayarak, kol bandıma iliştirmiştim. Bu sayede, özellikle koşunun ilk yarısındaki uzun bir çok tırmanışı pek şaşırmadan takip eder olmuştum ve genelde planıma uygun olarak ilk 30 km tamamladım.

İlk 30 km’yi geçerken tüm enerji jellerimi ve enerji barlarımı tükettim, açıkçası bunun da iyi bir fikir olduğunu düşünüyorum zira, en zorlu bölümlerde sıklıkla yürüsem de Derbent’e geldiğime kendimi oldukça iyi hissediyordum.

kilometre38

Dırazali Köyü Öncesi Dere Geçişi, Kilometre 38

Derbentte malzeme kontrolü yapıldı ve bu esnada, masada bulunan gıdalardan bolca tükettim, bu gıdalardan 16km’de Süleymaniye’de de faydalanmıştım.

Yine hatırlatmadan geçemeyeceğim, ilk 30 km’de daha önce bir kaç arazi koşusunda yaptığım gibi, ağaçların altından bulduğum 2 adet baton şeklinde ağaç dallarından da zor tırmanışlarda faydalandım ve nispeten daha düz noktalarda yine bu dalları ağaçların altına bırakarak yoluma devam ettim. Bunun da tırmanışlarla geçen ilk 30 km’de bana faydası olduğunu söyleyebilirim. Zira bu esnada batonlarla çalılık ve çamurlu tırmanış noktalarında ayakları kayan diğer koşucuların bir kısmını geçebildim.

Koşu hedefim 5 saat 50 dakika idi, ama bunu tutturamadım, bununda nedeni 34 ve 38 km’ler arasını planladığım hızda gidememem oldu, zira arazi çalılık, kısmen zorlu geçişleri olan ve ufak tefek iniş çıkışları ile planladığımdan daha zorlu bir etap olmasıydı. Bu esnada dize kadar yüksek çamurlu su geçişi ve sonrasında dere geçişi yaptım. Yine bu mesafede daha sık orman ve çalılık kaplı bir zemin olması nedeni ile yalnız koşmamak adına başka arkadaş ile birlikte koştum.

39 km’de Dırazali Köyüne eğimi oldukça fazla olan bir inişle vardıktan sonra, artık düzlükte İznik’e giriş yapabildim, durumum da oldukça iyi idi. İznik’i çevreleyen surların altından İznik’e girdikten sonra , son 2 km’de hızımı oldukça arttırabildim ve finişe oldukça hızlı bir şekilde girerek koşuyu planladığımdan 23 dk daha geç 6 saat 13 dakika da tamamlayabildim.

Organizasyon oldukça başarılıydı. Parkur çok keyifliydi ve iyi ki de koşmuşum dediğim bir organizasyon oldu. Önümüzdeki senelerde bir kısa parkur daha olacağına dair duyumlar aldım, umarım bu da olur ve bu sene toplamda 3 parkurda yaklaşık 500 kişinin koştuğu organizasyon daha kalabalık olur.

iznik_bitis

Bitişe 1 kilometre, İznik

Koşu sonrasında ise, çamurlu su geçişi ve sonrasın buz gibi dere suyunda ısınmış ayaklarımı soğutmak adına yaptığım çalışmaların 🙂 semeresini, farklı bir şekilde aldım ve çoraplarımı çıkaramayacak derecede, her iki ayağımın topuk kısmında çok ciddi miktarda su toplanması problemi ile karşılaştım. Öyle ki çoraplarımı makas ile keserek ayağımdan çıkarabildik. Ancak bu bir ultra maratondu böyle şeyler olabilirdi, bir daha ki sefer önlem almak gerekirdi. Ve öyle yapıyorum bir daha ki sefer için bu konuya istinaden planım hazır.

Görüşmek üzere iyi koşular.

Bu yazı Ultra Maraton içinde yayınlandı. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.

3 Responses to İznik Ultra Dağ Maratonu 46 km Parkuru Koşu Özetim

  1. Suat DEMİRCİ dedi ki:

    Merhabalar,öncelikle böyle büyük,cok kapsamlı ve mütiş organizasyon yaptığınız için emeği geçen tüm ekibinizi kutluyorum.Benim ricam genelde ve yaş guruplarında derece yapan arkadaşlara ödül olarak kupa verilmesi.Kesinlikle maddi ödül verilmesi taraftarı değilim.Finişde verilen madalyaların benzerleri derece yapanlara kürsüde verilmesi bir anlam ifade etmiyor.Bu konuyu değerlendirmeniz dileğimle. Nisan 2016 da görüşmek üzere

    • ugurcangurses dedi ki:

      Suat Bey merhaba, ben koşuyu organize edenler içinde değilim, ancak sizin görüşlerinize katılıyor ve ben de bu organizasyonu düzenleyen ekibi tekrar tebrik ediyorum. Gerçekten her sene üzerine katarak daha iyi bir organizasyon oluyor. Diğer taraftan , İznik Ultra için yaş grubu ve kürsüde plaket uygulaması yapılıyor bildiğim kadarı ile…

  2. Geri bildirim: Yarış Raporları | RunBursa

Yorum bırakın